Jouska Nedir?

Jouska Nedir?

Jouska, resmi psikoloji terimlerinde geçmeyen ama birçok insanın yaşadığı zihinsel bir durum. Bu kelime, John Koenig’in “The Dictionary of Obscure Sorrows” adlı projesinden çıkma. Koenig, tarif edilmesi zor duygulara isimler vererek onlara anlam kazandırıyor. Jouska da bunlardan biri.

Psikolojide bir adı yok ama his olarak çok tanıdık:

Jouska, zihnimizin içinde tekrar tekrar oynattığı hayalî konuşmalardır.

  • Henüz yaşanmamış diyalogların provasını yaparız.
  • Geçmişte yaşanan bir konuşmayı yeniden kurgular, “keşke böyle deseydim” deriz.
  • Bir tartışmayı baştan yaratır, bu kez “kazanan” olmak isteriz.

Bu davranış, psikolojide “ruminasyon” (tekrarlayıcı düşünce) veya “mental simülasyon” olarak incelenir.Ama Jouska, bunlardan daha inceliklidir. Ne patolojik, ne nötr.İnsan zihninin hem savunma hem tasarım mekanizmasıdır.

Peki Neden Yaparız?

Araştırmalar gösteriyor ki zihin, özellikle sosyal durumlarda hazırlıklı olmak ister.Bu içsel senaryolar da aslında beynin kendini “koruma ve düzeltme” çabasıdır.

Stanford Üniversitesi’nden sosyal psikologlar bu tür zihinsel tekrarların, gelecekteki sosyal etkileşimlerde özgüven sağladığını belirtiyor.Ama aynı zamanda duygusal yükü yüksekse, bu tekrarlar bizi zihinsel olarak yorar.

Jouska ve Moda: Giyinen Zihin

Moda da bir tür iletişimdir.

Tıpkı Jouska gibi: kelimesiz, içsel, çoğu zaman karşı tarafa değil, kendimize yöneliktir.Dışarıdan bakıldığında sade bir kaban, bol bir pantolon ya da beyaz bir gömlek olarak görülür.

Ama içimizde, onlar bir şey anlatır:

  • “Bugün saklanmak istiyorum.”
  • “Görünmek istiyorum ama konuşmak istemiyorum.”
  • “Kendimi güçlü hissetmeliyim.”
  • “İddalı görünmeliyim.”

Moda, zihinsel senaryolarımızın giyilebilir versiyonudur.Sessiz bir konuşmanın görünür hâlidir.

Jouska, zihnimizin sahne arkasıdır:

Konuşmadıklarımızı konuşur, yaşamadıklarımızı yaşatır.

Ama bu içsel senaryoların hepsi içeride kalmaz.Bazıları sabah giydiğimiz kabanla,bazıları seçtiğimiz ayakkabıyla ya da o gün sürdüğümüz rujla görünür hâle gelir.

Çünkü moda sadece stil değildir, aynı zamanda iç dünyamızın fiziksel uzantısıdır.Kimi zaman savunma, kimi zaman ifade, kimi zaman sessizliktir.

Jouska Blog da tam olarak bu aralığı anlatmak için var:

İç ses ile dış görünüm arasında kurulan sessiz ama güçlü köprü.

Burada giyinmek, sadece bir tercihten ibaret değil.Bir duruş, bir duygu, bir düşünce biçimi.

Ve belki de en çok da bir soru:

Bugün içimde hangi hikâyeyi giyiyorum?


Bloga dön

Yorum yapın